Pakistan’ın beş üyeli Anayasa Mahkemesi 28 Temmuz 2017 Cuma günü tarihi bir karar yayınlayarak Pakistan Başbakanı Nevaz Şerif’i görevinden azletti. Şu ana kadar Pakistan’ın başına gelmiş 18 başbakanın hiç biri de doğrudan ve dolaylı pek çok müdahale nedeni ile normal siyaset içerisindeki beş yıllık görevlerini tamamlayamamıştır. Dahası Pakistan demokrasisi Hindistan gibi bölgesel emsalleri ile karşılaştırıldığında oldukça kırılgandır ve ulusal veya uluslararası aktörlerce yaratılan şoklara karşı daima korunmasızdır. Böylesi aktörlerden biri de bir takım üst düzeyli devlet yetkililerini ve onların dünya genelindeki akrabalarını ima eden Panama Belgeleri olmuştur. Sızdırılan bu belgelerde Nevaz Şerif’in ailesinin de gelirleri ile orantısız bir şekilde offshore hesapları olduğu belirtilmektedir. Bu durum muhalefet partilerinin ve “Müesses Nizam”ın Nevaz Şerif’in başbakanlıktan azledilmesi hususunda yargı üzerinde baskı oluşturmasına imkân vermiştir. Ne var ki Nevaz Şerif’in politikadan azledilmesi veya rüşvet suçlamaları nedeni ile kovulması ilk olmamıştır. Şerif geçmişte de bir çok kere suçlanmış ve sonrasında aklanmıştır.
Bu durum değerlendirmesi Pakistan siyasetinin özelliklerini müesses nizamı neyin oluşturduğuna ve Pakistan siyasetinde nasıl işlediğine; Nevaz Şerif’in politik gelişiminin evrimine ve onun müesses nizamla zaman zaman yaşadığı çatışmalara ve de mevcut azlin Nevaz Şerif’in önceki mücadeleleri ile nasıl ilişkilendirilmiş olabileceğine özel bir vurgu yaparak konuyu bir çerçeve etrafında ele almayı amaçlamaktadır. Meseleler Pakistan siyasetini bir çok meşru ve gayri meşru paydaşlar arasında yaşanan sürekli mücadelenin bir arenası olarak gösteren genel resmi sunmak şeklinde açıklanmaktadır. Benzer bir şekilde, bu şiddetli mücadelede yargının muğlak rolü de ana hatları ile özetlenmektedir.