Başkenti Doğu Kudüs olan, tam egemenliğe sahip Filistin Devleti’nin herkes tarafından tanınması çağrısı, Türkiye’nin inisiyatifiyle İstanbul’da uluslararası toplumun önüne konulmuştur. Bütün ülkelerin bu karara uymasına yönelik yapılan çağrı, kararın dünya çapında meşrulaştırılması ve ABD ile İsrail’in yalnızlaştırılması amacını taşımaktadır.
Özellikle Trump’ın kararını doğru bulmadığını ifade eden İngiltere ve Fransa gibi Avrupa ülkeleri nezdinde diplomatik girişimlere hız verilmelidir. Bu alanda ortaya çıkacak başarı, İslam dünyasının pozisyonunu meşrulaştıracak ve ABD ile İsrail’in yalnızlaşmasına zemin hazırlayacaktır.
İİT üyesi ülkeler, Trump’ın kararını yok saymakla kalmamalı, aynı zamanda ABD’yi takip edebilecek ülkeler nezdinde diplomatik hamleler yapmalıdır.
Birleşmiş Milletler’e üye 193 ülkenin %70,5 ‘inin Filistin Devletini tanımakta olduğu göz önüne alındığında, Filistin’in bir devlet olarak hayatiyetini sürdürebilmesi için çaba sarfedilmesi gereklidir. Filistin siyaseti içinde yer alan aktörlerin iç çekişmelerinden İsrail büyük avantaj elde ettiğinden, Hamas ve El-Fetih arasındaki büyük çaplı çekişmelerde bölgenin önde gelen devletleri arabulucu olmalıdır.
1967 öncesi sınırlara sahip bir Filistin Devleti’nin bağımsızlığının uluslararası alanda tanınması, Orta Doğu’daki birçok terör örgütünün kendilerini meşrulaştırma gerekçesini ortadan kaldıracak; bu da bölgede barışın yeniden tesisine doğrudan tesir edecektir.