2 Haziran 2017’de, Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi’nin (IKYB) Tabii Kaynaklar Bakanı Hawrami ile Rus petrol şirketi Rosneft’in CEO’su Igor Sechin arasında Rusya’da düzenlenen St. Petersburg Uluslararası Ekonomi Forumu’nda bir petrol antlaşması imzalandı. 20 yıllığına imzalanan bu antlaşmaya göre; petrol karşılığında Rusya ilk adım olarak IKYB’ye 3 milyar dolarlık yatırım yapacak. Rus devlet şirketi Rosneft temsilcisinin Rus haber ajansı TASS’a yaptığı açıklamada, ilk teslimatın 30 milyon değerinde 600 bin varil petrol olacağını ve bunun Trieste limanı üzerinden Almanya’daki Rosneft rafinerisine teslim edileceğini bildirdi. Ayrıca çıkartılacak olan petrolün ihracatı, Türkiye’nin Ceyhan Limanı’na giden boru hattı üzerinden yapılacak. Antlaşmanın imzalanmasından hemen sonra Kürdistan Bölgesi Başbakanı Neçirvan Barzani “Rusya ile uzun süreli ekonomik ilişki” ifadelerini kullanarak bu bilgileri doğrulayan açıklamalar yaptı. Önce ABD ve sonrasında Türkiye’nin müşterisi olduğu IKBY petrolünün, yapılan bu antlaşma ile yeni aktörü Rusya olarak görülüyor.
Kürdistan Demokratik Partisi’nin (KDP) Rusya resmi temsilcisi Hoşavi Babakr Sputnik’e yaptığı açıklamada Rusya ile IKBY arasındaki antlaşmayı “tarihi bir olay” olarak nitelendirerek: “Sözleşme çerçevesinde IKBY’nden günlük 700 varil olan petrol sevkiyatının 1 milyon varile çıkarılması söz konusu.” ifadelerini kullandı. Oysa IKBY günlük petrol ihracatını 2016’da zaten bir milyon varil olarak hedeflemişti. Bu hedefe ulaşamayan IKYB görünen o ki bu sefer şansını Rusya ile deneyecek.
Doğrusu pek çok uzman bu antlaşmayı bir sürpriz olarak görmedi. Nitekim bundan birkaç ay önce Kuzey Irak’ta petrol çıkaran ABD’li şirketler, Süleymaniye’nin İran tesiri altında kaldığını iddia ederek ve artan maliyetleri gerekçe göstererek açtıkları kuyuları kapatıp geri çekilmeye başlamışlardı. Al Monitor’un haberine göre piyasa değeri itibarıyla dünyanın en büyük petrol şirketi olan Exxon Mobil, Kuzey Irak’taki altı tesisinden üçünü kapatmaya karar vermişti. Yine Amerikalı petrol devi Chevron da bölgedeki bazı tesislerini kapatma kararı almıştı.
Bu gelişmelerden yaklaşık bir buçuk ay sonra (21 Şubat 2017), Reuters Ajansı; Rus petrol şirketi Rosneft tarafından yapılan yazılı açıklama ile şirketin Kürt petrolünü dünyaya pazarlamak ve Kürt ham petrolü için yeni pazarlar geliştirmek istediklerini duyurdu. Ayrıca Rosneft Kürt yönetimi ile üretim ve lojistik alanlarında işbirliği projeleri geliştirmeyi talep ettiklerini açıkladı. Dolayısıyla Amerikan petrol şirketlerinin yerine Rusya, Kürt petrolünün yeni müşterisi olmaya talip olduğunu göstermekteydi.
Nitekim Şubat 2017’de Londra’da düzenlenen bir haftalık petrol konferansı çerçevesinde Rusya ile masaya oturan IKBY petrol konusunda ön ödemeli bir anlaşmaya varmıştı. Buna göre; Rosneft yurtdışındaki rafinelerine sevk edilmek üzere 2017-2019 döneminde 3 yıl boyunca petrol satın alacaktı. Antlaşma ayrıca bölgede petrol endüstrisi (arama ve üretim), altyapı çalışması ve ticaretini kapsamaktaydı. 2 Haziran 2017 tarihinde yeni bir antlaşmanın imzalanması, Rosneft’in petrol üretmek için gerekli fizibilite çalışmalarını başarıyla tamamlamış olduğunu göstermektedir.
Kürdistan Bölgesel Yönetimi Enerji Rakamları (2013) | |
Petrol Rezervi | 45 Milyar Varil |
Doğalgaz Rezervi | 2,8-5,6 trilyon metre küp |
Petrol ve Doğalgaz Yatırımı | 15-20 milyar dolar |
Petrol ve Gaz Sahaları | 57 |
2013 Petrol Üretimi | 300.000 varil/gün |
Kaynak: Ali Balcı, SETA, Haziran 2014. |
IKBY petrolünün dünya petrol piyasasına girmesi özellikle 2000’li yılların başında, dünya enerji ihtiyacının artmasıyla birlikte Kuzey Irak’ın da nispeten istikrarlı bir yapıya dönüşmesiyle başlamıştır. Irak’ın kuzeyindeki petrolün enerji piyasalarının dikkatini çekmeye başlamasıyla birlikte Tawke bölgesinde çeşitli enerji şirketleri faaliyet göstermeye başladı. Ancak Erbil’in karşısında, çıkartılan petrolü ihraç edebilmek çözülmemiş bir problem olarak duruyordu. Neticede Kürt yönetimi 2006 yılında Türkiye ile yakınlaşma teşebbüslerinde bulunmaya başladı. Gulf Keystone petrol şirketinin Kuzey Irak’ta yaptığı petrol keşifleri büyük şirketlerin bölgeye yönelmesinde etkili oldu. Exxon Mobil, 2011’de Erbil ile anlaşarak bölgeye giren ilk büyük petrol şirketi olmuştu.
Diğer taraftan Türkiye, sahip olduğu güzergâh ile enerji devlerinin Ortadoğu’dan Avrupa’ya yapılacak petrol sevkiyatı için doğrudan muhatabı konumunda bulunmaktadır. 2014 itibarıyla Kürt petrolünün Türk boru hatlarıyla uluslararası enerji piyasalarına aktarılması konusunda önemli ilerlemeler kaydedilmişti. Nitekim Rus petrol şirketi Rosneft ile IKBY arasında imzalanan 2 Haziran tarihli son petrol antlaşmasında, Ceyhan Limanı’na giden boru hattının söz konusu edilmesi kaçınılmaz olarak Türkiye’yi meselenin içerisinde dâhil etmektedir.
Rusya ile Kürt yönetimi arasında Şubat 2017’deki antlaşmayı güçlendiren ve 3 yıllık süreyi 20 yıla çıkartan bu yeni antlaşma, Rusya’nın elbette bölgeye sadece para sağlayacağı anlamına gelmiyor. Oldukça aktif bir Ortadoğu politikası takip eden Kürt petrolünün bu yeni müşterisi daha kalıcı sonuçlar elde etmede ısrarlı görünüyor.