Geçtiğimiz Şubat ayında İstanbul Ticaret Odası tarafından yayınlanan Osmanlı Filistini Yer İsimleri Kılavuzu ve Atlası (1516-1917) isimli eser Filistin çalışmaları için önemli bir mihenk taşı olarak literatürde yerini aldı. Peki, bu eser nasıl bir çalışma sürecinin mahsulüdür? Kimler niçin böyle bir eser ortaya koymuşlardır? 2013 yılında Filistin Platformu’nun “Osmanlı Arşivlerinde Filistin Belgeleri” isimli projesi Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı tarafından desteklenmeye başladı. Projenin amacı Osmanlı modernleşmesinin bölge mülkiyetine nasıl yansıdığını ortaya koymak ve gasp edilen mülki hakların tespitini yapmaktı. Projenin başına Ortadoğu ve Afrika Araştırmacıları Derneği Başkanı Prof. Dr. Zekeriya Kurşun getirildi. Zekeriya Kurşun tarafından bir proje ekibi oluşturularak uzun soluklu olacak çalışmanın ilk aşamasına başlandı. Araştırma ekibi içerisinde Prof. Dr. Ömer İşbilir, Abdülkadir Steih, Ali İhsan Aydın, Ali Sarı, Ali Okumuş, Kübra Tolak Sağlam, Mustafa Öksüz, Zeynep Bilgin Geçer gibi isimler bulunuyordu.
Öncelikle Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri’ne bağlı Osmanlı Arşivi’nde çalışmalara başlayan araştırmacılar tüm araştırma tasniflerinde Filistin köy isimlerini tek tek inceledi. Araştırmaya bu şekilde başlanmasının sebebi bahsedilen coğrafyanın sınırlarının nerede başlayıp bittiğinin bilinmemesiydi. Evet, şaşırtıcı gibi görünse de “Filistin” denildiğinde kastedilenin tam olarak neresi olduğu sorusuna yapılan araştırmaların bir cevap vermediği ortadaydı. Araştırma, analitik tasnifin yani özetlenmiş belgelerin taraması dışında Dosya Envanter Sistemi (DES) taramaları ile devam etti ki bu da projeyi diğer araştırmalardan daha özel bir yere koydu. Çünkü Osmanlı Arşivi’nde bulunan DES dosyaları aslında özetlenmemiş belge tasniflerinden oluşuyordu.
Çalışma yalnızca belge tasnifleri ile ilerlemiyordu elbette. Aynı zamanda çeşitli dönemlere ait defter tasnifleri de inceleniyordu. Bunlar arasında mühimme, ahkâm, tapu ve tahrir defterleri yer almaktaydı. Projenin ilk aşaması tamamlandığınca araştırma ekibi tarafından binlerce belge ve defter özeti hazırlanmış durumdaydı. İkinci aşamada ise bu belge ve defterlerden mülkiyet konulu olan bini aşkın görüntünün transliterasyonu yapılarak bunlar ciltler halinde hazırlandı. Araştırmanın son safhasında ise Kudüs tapu defterleri okunarak yayın için hazır hale getirildi.
Gelelim Osmanlı Filistini Yer İsimleri Kılavuzu ve Atlası (1516-1917) isimli eserin yayım sürecine… Sayın Kurşun, araştırma ekibinden Abdülkadir Steih ve Ali İhsan Aydın ile proje sırasında elde edilen çıktıları geliştirerek bu eseri meydana getirdiler. Eser; Türkçe, İngilizce ve Arapça olmak üzere üç dilde yayımlandı. Bölge çalışmaları yapan/yapacak olan araştırmacılar için şüphesiz yer isimleri konusunda başvurulabilecek bir kaynağa ihtiyaç vardır. Çünkü bahsedilen coğrafyayı çalışan araştırmacılar için en önemli sorunlardan biri yer isimlerinin okunmasında yaşanan sıkıntılardır. Söz gelimi bir köy veya mezraa isminin farklı okunmasından kaynaklanan hatalar araştırmacıların işini zorlaştırmaktadır. Atlas sayesinde yaşanan bu karışıklıkların mümkün mertebe azalmasına ve ortak bir araştırma dilinin oluşmasına olanak sağlanmıştır. Eserde Osmanlı Filistini idarî taksimatı dönemlere göre listeler halinde verilmiştir. Bunun haricinde mezraa, vadi, dağ, kuyu ve diğer bazı yer isimleri de ek listeler halinde okuyucuya sunulmuştur.
Eserde birbirinden değerli yüz adet harita kullanılmış ve bunlar kronolojik olarak verilmiştir. Bu haritalardan en eski tarihlisi Pîrî Reis’in Kitâb-ı Bahriyyesi’nde bulunan 1520 tarihli Filistin haritasıdır. Son harita ise 1917 tarihli olup Bi’rüssebi’-Gazze Meydan Muharebesi esnasında 7 ve 8. Orduların vaziyetlerini göstermektedir. Bahsedilen haritalar pek çok farklı kaynaktan derlenmiştir. Bu kaynaklar arasında Başbakanlık Osmanlı Arşivi, Topkapı Sarayı Müzesi Arşivi, TBMM Kütüphanesi Arşivi, Milli Kütüphane Arşivi, Deniz Müzesi Arşivi, Harita Genel Komutanlığı Arşivi, Atatürk Kitaplığı Arşivi, IRCICA Arşivi, İstanbul Üniversitesi Kütüphanesi Nadir Eserler bölümü, New York Halk Kütüphanesi Arşivi, David Rumsey Dijital Arşivi ve Zekeriya Kurşun özel arşivi bulunmaktadır. Bu haritalarla dünya kamuoyuna Filistin’in kimlere ait olduğu gösterilmek istenmiştir. Prof. Dr. Zekeriya Kurşun’un konuyla ilgili sözlerini aktarmak gerekirse:
“Bu kitabın yazılmasının, haritaların bir araya getirilmesinin ve aynı zamanda Osmanlı dönemi mekânlarının tespit edilmesinin ana sebebi Filistin hafızamızı tazelemek, dünyaya bir zamanlar burada bir Filistin olduğunu anlatmaktır.”
Malumdur ki Filistin halkı, Büyük Filistin’in kurulması yolunda kendi öz topraklarında aidiyet hissinden uzaklaştırılmıştır. İsimleri değiştirilen veya tümüyle yok edilen onlarca yerleşim yerinden bahsediyoruz. Unutturulmak ve yok edilmek istenen tüm bu köy ve yerleşim merkezleri çalışmada yer alan haritalar üzerinde tek tek gösterilmiştir. Bu eser aracılığıyla Filistin’deki eski yerleşim yerlerinin bulunması ve mülkiyet sorunlarının çözülmesi yolunda önemli bir adım atıldı, bir asırdır gündemde olan Kudüs meselesinin çözümü adına bilimsel bir katkı sağlandı. Yasadışı yollarla kurulan Yahudi kolonileri ancak uluslararası hukuk aracılığı ve yapılan/yapılacak benzer çalışmalar sayesinde ortadan kaldırılabilir.
Dileriz projenin diğer çıktıları da bir an evvel kitaplaştırılır ve bu atlas literatürde hak ettiği ilgiye mazhar olur.
Çalışmayı incelemek isteyenler İstanbul Ticaret Odası’nın kütüphanesinden çevrimiçi olarak esere erişebilir.